Şehitlik; Allah Teâla’nın peygamberlikten sonra insanoğluna bahşettiği en yüce mertebedir.
Şehitlik; nice sahabenin âlimin duası, nice ozanın şairin ilhamı, nice gencin hayallerini süsleyen o yüce makam.
Peki, kimdir şehit?
Terim olarak “şahit olan, tanıklık eden” anlamına gelen şehitlik; Kur’an-ı Kerim’de Bakara suresinde: ”Allah yolunda öldürülenlere “ölüler” demeyin. Hayır, onlar diridirler. Ancak siz bunu bilemezsiniz.” ayetiyle tanımlanıyor.
O zaman diyebiliriz ki, şehit: Allah (cc) yolunda, O’nun dini uğrunda çalışırken ya da cihat ederken canını veren kimse demektir. Bu gibi kimselere “şehit” denmesinin sebebi, onların cennetlik olduğuna şahitlik edilmesi, Allah’ın (cc) huzurunda her zaman diri olmaları, ölümleri zamanında meleklerin onlara şahit olmaları veya doğrudan Cennet’e giderek Allah’ın onlar için hazırladığı çeşitli nimetlere şahit olmalarıdır.
Allah (cc) yolunda öldürülenler…
Mal, mülk, toprak, evlat vs. uğruna değil O’nun davası uğruna can verenlere şehit diyor Rabbimiz (cc). Ancak ilginçtir ki din ve devlet işlerini kesin olarak birbirinden ayıran laik sistemler dinimize has olan şehitlik kavramını kendi çıkarlarına alet etmiş durumda.
Mutlaka dikkatinizi çekmiştir, Filistin’de işgalcilerin bombaları ile can veren mücahitlere ve masum insanlara şehit denilmiyor. Özellikle bazı haber site ve kanallarında Filistinliler için şehit kavramının kullanılmaması halkta ciddi tepkilere neden oluyor. Çünkü Allah’ın (cc) şehit ilan ettiğine “ölü” diyor. Bunun sonucunda doğal olarak insanlar şu soruyu soruyorlar: “Orada katledilenler de şehit değilse şehit kimdir?”
Aybaşı maaşını beklemekten başka endişesi olmayan mı şehittir?
Alnı secdeye değmediği gibi her türlü münkerata bulaşan ama neymiş vatanı savunuyormuş tipler mi şehittir?
Davası Allah (cc) olana hiçbir sözümüz yok ama ne olduğu dahi belli olmayan, ne uğruna can verdiği bilinmeyen, gelip geçip herkese şehit diyen bir sistemden Müslümanlar olarak şikâyetçiyiz. Ya hak edene hakkını teslim edin ya da haksızlık etmeyin.
Fark ettiniz mi bilmiyorum ama son zamanlarda Filistin konusu pek gündeme getirilmiyor. Bir iki haber kanalı belki canlı bağlantı yapıyor ve gündemden düşüyor. Bu asla oradaki zulüm ve vahşetin hafiflediği anlamına gelmiyor. Bilakis şuan katbekat artmış durumda. O zaman neden basında yeterince yer almıyor?
Çünkü halkın tepkisinden korkuyorlar. Bu yüzden tüm faaliyetlerimize hız katarak daha güçlü bir şekilde düşman üzerine yürümeliyiz. Asla durmamalı, Allah’tan (cc) başka hiçbir şeyden korkmadan yolumuza devam etmeliyiz.
Ey merhametlilerin en merhametlisi! Yine boynumuz bükük kapına geldik.
Allah’ım! Bizi, Kendi yolunda kenetlenmiş bir bina gibi saf tutarak savaşanlardan eyle!
Allah’ım! Bizi dünya hayatını ahiret karşılığında satan kullardan eyle.
Allah’ım! Günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı bağışla, üzerimize sabır yağdır, ayaklarımıza sebat ver ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et!
Amin.