Her şeyden önce şu soruları soralım.
Milyarlarca paranın harcanacağı festivaller "kamuda tasarruf paketinden" muaf mı?
Halkın hakkı olan kamu da bir iki kalem yapılacak tasarrufu, bu dönemde sanata sanatçıya verilmesi kamuoyu ne diyor?
Merkez bankası eski başkanının bile geçinmekten zorluk çektiği bir zamanda geçiyoruz.
Esnafı, çiftçisi, öğrencisi emeklisi... Yanı sıra devlet yetkililerinin de zor günler geçtiğini beyan ettiği bir zamanda, milyarlarca ödeneğinin verildiği festivallerle millete lale devri mi yaşatacaklar?
Kiraların, faturaların zor ödendiği, binlerce aile mevsimlik tarım işçisi olduğu, hayatını kur(a)mayan gençlerin iş için şehir dışına, hatta yurtdışına çıktığı bir zamanda eğlence sektörüne çılgınca para ödenmesi hangi akılla izah edilebilir.
Milletin içinde bulunduğu maddi manevi sıkıntılardan çözümleri bulup, kurtarmak yerine eğlencelerle ifsat projeleri ile uyuşturmak bu millete yapılacak en büyük zulümdür.
Meşhur "ekmek yoksa pasta yesinler" ya da güncel versiyonuyla "mevsimlik tarım işçileri tatile gidiyorlar" anlayışın tekerrür ettiği bir zamandayız.
Gün geçmiyor ki ekonomi sıkıntılardan, manevi eksikliklerden dolayı toplumumuzda utanç duyulan, yürek sızlatan bir hadise yaşanmasın.
İntiharlar, cinnet geçirmeler, insana hayvana eziyetler, merhametsizlikler, dağılan aileler, barbarca işlenen cinayetler, uyuşturucu bağımlılığı, psikolojik bunalımlar....
Ekranlara bakamaz olduk.
Yaşadığımız deprem sel gibi acıların üstüne Gazze'de yaşanan katliamlar... Çaresizce yüreklerin dağladığı bir dönem...
Yaşanan bu olaylar karşısında inancı, dili, coğrafyası farklı, vicdan sahibi insanlar Gazze için ayağa kalkarken, bizlerde olup bitenleri görmemek için, son ses coşku ile eğlenerek, kör-sağır-dilsiz bir toplum mu olacağız?
Türkiye de birçok insanın ihtiyacı: kira, fatura, gıda, evlilik, araba tatil, eğlence, sanat maddiyat olmayabilir.
İmkânlar oluşturulup meşru daire içinde bu ihtiyaçları karşılanıp, temel ihtiyaçlarını rahatça elde edilebilir hale getirilmelidir.
İnsanlar özellikle de gençler bu kadar maddi manevi sorunlarla boğuşup, geleceğe dair bir umudu kalmamışken, onları hayat kurabileceği ve bununla yaşama sevinci kazanacağı ödenekleri festivallere, eğlencelere, ultra lüks yaşayan "sanatçılara" verilmesi çözüm mü?
Milleti yaşadıkları sıkıntılara karşı, festivalle eğlenceyle, rengârenk akıl alıcı sahnelerle, makyajlı yüzlerle, müziklerle yaşananları görmezden gelip birkaç günlüğüne de olsa uyuşturmak dertlerine derman olacak mı?
Atanamayan memurlar, devasa marketlerin karşısında eriyen esnaflar, ürünü ekip biçmeyen çiftçiler, ailece binlerce kilometre ki şehirlere giden mevsimlik tarım işçileri, hayvan besiciler, her gün yeni müfredata uyanan öğrenci, geleceği karartılan gençler...
Herkes hayatın gerçeği ile karşı karşıya geldiğinde festivaller onlara lale devri yaşatacak mı?