Cumhurbaşkanı Erdoğan Katar ziyareti dönüşünde gazetecilerle yaptığı söyleşide gündeme ilişkin önemli değerlendirmelerde bulundu."BEDELİNİ ÇOK AĞIR ÖDERLER"
SORU: Amerikan WSJ gazetesinde bir haber yer aldı. Filistin dışında yaşayan Hamas üyelerine yönelik İsrail'in suikast planları olduğu ifade edildi. Filistin dışındaki ülkeler arasında Türkiye'de sayılıyor. İsrail'in İç İstihbarat Direktörü de benzer bir ifade kullanmıştı. Böyle bir planının gündeme getirilmesindeki amaç sizce ne olabilir?
SORU: Amerikan WSJ gazetesinde bir haber yer aldı. Filistin dışında yaşayan Hamas üyelerine yönelik İsrail'in suikast planları olduğu ifade edildi. Filistin dışındaki ülkeler arasında Türkiye'de sayılıyor. İsrail'in İç İstihbarat Direktörü de benzer bir ifade kullanmıştı. Böyle bir planının gündeme getirilmesindeki amaç sizce ne olabilir?
Her şeyden önce bu haberi yapanlar demek ki Türkiye'yi tanımıyorlar. Türkleri tanımıyorlar. Bizi tanımıyorlar. Böyle bir yanlışa tevessül etmeleri halinde şunu bilmeleri gerekir ki bunun bedelini, bunun faturasını çok ama çok ağır öderler. Şu anda Gazze'yi havadan, denizden, karadan kuşatmak suretiyle bu adımları atanlar, bir hafta içinde netice alacaklarını zannediyorlardı. Ne oldu, alabildiler mi? Almadılar.
"BİR DAHA BELLERİNİ DOĞRULTAMAZLAR!"
Türkiye'ye, Türklere karşı böyle bir adımı atmaya eğer cüret ederlerse bunun bedelini, bir daha bellerini doğrultamayacak surette, ödemeye mahkum olurlar. Böyle bir işe kalkışanlar bunun sonuçlarının son derece ciddi olabileceğini unutmamalıdır. Türkiye’nin hem istihbarat hem güvenlik alanında aldığı mesafeyi dünyada bilmeyen yoktur. Ayrıca biz dün kurulmuş bir devlet değiliz. Bunu da kimsenin aklından çıkartmaması gerekir.
NETANYAHU'NUN YARGILANMASI
SORU: İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Bosna soykırımından sorumlu Miloseviç gibi yargılanması gerektiğini ifade ediyorsunuz. Bu konuda ivedilikle harekete geçilmesi için başka neler yapılabilir? Netanyahu’nun yargılanması İsrail’in başka işgal ve soykırım hareketlerini engelleyebilir mi?
Her şeyden önce Netanyahu öyle veya böyle bugün olmazsa yarın kesinlikle yargılanacaktır. Hatta şu anda kendi içlerinde bunun kavgası gürültüsü başlamış durumda. Dünyanın değişik yerlerinde meydanlar nasıl ayağa kalktıysa, şu anda İsrail'in meydanları da ayaktadır ve bölünmüşlerdir. Netanyahu’nun her an hesaba çekilmesini isteyen bir İsrailli grup var.
YAPTIKLARININ CEZASINI ÖDEMEKTEN KAÇAMAYACAK
Netanyahu yaptıklarının cezasını ödemekten kaçamayacaktır. Er ya da geç yargılanacak ve işlediği savaş suçlarının bedelini de ödeyecektir. Şayet uluslararası hukuk hakkıyla işletilir ve bu savaş suçlarının cezası verilirse, bu karar hem Filistin bölgesinde hem dünyanın diğer coğrafyalarındaki tüm zalimlere ibret olur. Fakat bunun peşini bırakır, oradaki başvuruyu takip etmezsek bu da yeni soykırımlara kapı aralar. Bu sebeple bu işi sıkı tutacak ve Gazze soykırımının faillerinin yargılanmasını sağlamak için elimizden geleni yapacağız. İsrail’i yöneten mevcut koalisyon sağlıklı değil. Bu koalisyon çöktü çöküyor. Bunları çok diri zannetmeyin, bunlar gidici. Netanyahu’nun gidici olduğunu bundan 50-60 gün önce söyledik. Gitmelerinin alametleri belirmeye başladı bile. İsrail’e “Artık sizi beslemekten bıktık” diyenler, ortaya çıkmaya başladı. İlk günlerde destek açıklamaları yapan Fransa'ya bakın. Şimdi aynı Fransa var mı? Fransa Cumhurbaşkanı Macron şimdi çok farklı açıklamalar yapıyor. Aynı şekilde yine Batıdaki diğer birçok ülke, ilk zamanlardaki açıklamalarını artık yapmıyor. Bütün mesele buradaki sabrın neticesidir. Hani bizim çok önemli bir ilkemiz var ya; “Men sabera zafera. Sabreden kimse, zafere ulaşacaktır.” Şu anda, Hamas, Filistin, işte bu sabır mekanizmasını çalıştırıyor. İnanıyorum ki, zafer inşallah onların olacaktır. Bedeli ağır olacak ama zafere ulaşacaklar.
İSPANYA'NIN CESUR ÇIKIŞI AVRUPA'YA YAYILMALI
SORU: Ülkelerin tavırlarındaki değişikliklerden bahsettiniz. Benim sorum da biraz bu konuyla alakalı. Birleşmiş Milletler'deki ateşkes tasarısına çekimser oy kullanan ülke liderleriyle temasa geçeceğinizi söylemiştiniz. Geçtiğimiz hafta Dubai’de, İtalya ve Japonya başbakanlarını kabul ettiniz. Bu temas trafiği noktasında son durum nedir? Temaslarınızda çekimser oy kullanan ülkelerin tavırlarında gözle görülür bir değişiklik gözlemlediniz mi?
Benim kanaatim çekimser oy kullanan ülkelerin tutumlarında değişiklik olacağı istikametinde. Malum İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi ortak zirvesi sonrası İsrail’in zulmünü ve çözüm yollarını ülkelere anlatan bir yedili grup oluştu. Bu yedili grubun içerisinde Dışişleri Bakanımız Hakan Fidan da bulunuyor. Değişik ülkeleri dolaşıyorlar. Riyad Zirvesinde alınan karar sonrası yoğun bir tempoda çalışmaya başladılar. İslam İşbirliği Teşkilatı'nda ilk defa böyle bir eylem grubu oluşturuldu. Değerli olan bu grubun Filistin konusunda tek ses olması. İlk önce Rusya ve Çin’e gidildi. Daha sonra Fransa, İngiltere’de görüşmeler yapıldı. Akdeniz ülkeleriyle bir araya gelindi. Her görüşmede Filistin ile ilgili bizim geliştirdiğimiz söylemler ve politikalar karşı tarafa iletildi. Bu politikalar anlatıldıkça ciddi bir söylem değişikliği olmaya başladığını gördük. İslam dünyası tek ses olup çözümü konuşmaya başladı. Şimdi “Gazze’ye ne olacak?” sorusundan öteye geçildi ve “İki devletli çözüm nasıl olacak, yardımlar nasıl organize edilecek?” gibi konular konuşuluyor.HABER MERKEZİ