31 Mart 2024 yerel seçimlerinde DEM Parti'den Birecik Belediye Başkanı seçilen Mehmet Begit ile meclis üyeleri Mahmut Dirier, Sakıp Yaşar, Reşit Çelikhan ve Ahmet Arar, seçimlerden sonra belediyenin dışarıdan yönetilme girişimi olduğunu ileri sürerek partilerinden istifa etmesinin yankıları devam ediyor.
Yerel kaynaklardan alınan bilgilere göre; benzer sorunların sadece Birecik ile sınırlı olmadığı başka ilçelerde de parti içinde aynı rahatsızlığın yaşandığı ifade ediliyor. İddiaya göre; Bozova ilçesinde de yaşananlardan şikâyetin olduğu, hatta bazı isimlerin istifa bile edebileceği belirtiliyor.
Begit: Seçimden sonraki süreç içerisinde dışarıdan yönetme hususunda baskılar oluşmaya başladı
Seçimlerden sonra belediyenin dışarıdan yönetilme girişimi nedeniyle istifa ettiğini açıklayan Begit, hiçbir iradenin halkın iradesinin üstünde olmadığına vurgu yapmıştı.
Begit, şu ifadeleri kullanmıştı:
“Ayrıca seçimden sonraki süreç içerisinde dışarıdan yönetme hususunda baskılar oluşmaya başladı. Ben ilçemizi Birecik halkı ile yönetmeye talibim. Birecik ilçesini sadece Birecik halkı yönetir. Bu hususta kararlıyım. Hiçbir irade halkın iradesinin üzerinde değildir. Bu sebeplerden dolayı DEM Partiden 4 encümen arkadaşımla birlikte istifa ediyorum.”
DEM Parti: Meclis üyelerimizin ve belediye eşbaşkanımızın ortak hareket etme çabalarını yok saymıştır
Begit’in iddialarına DEM Parti’den cevap gecikmedi.
Aday belirleme sürecindeki hata eleştirilerine cevaben kararın kent uzlaşısı kapsamında alındığı belirten DEM Parti, aday belirleme sürecinde belediye eş başkan adaylarıyla ortak çalışma süreci yürütülmesine rağmen Begit’in ortak hareket etme yönündeki bütün çabaları suiistimal ettiğini ileri sürdü.
DEM Parti, açıklamasının devamında şunları söyledi:
“Karanlık ve kurgusal açıklamalar yaparak müdahale gibi hayal ürünü bahanelere sığınan Begit, eşbaşkanlık kurumunu ve halkla birlikte yönetme ilkemizi yok saymıştır. Bu hayal ürünü ve kirli iddiaların aksine dışarıdan hiçbir müdahale söz konusu değildir. Oysaki kendisi belediye meclis üyelerimizin ve belediye eşbaşkanımızın ortak hareket etme çabalarını yok saymıştır.”
Eşbaşkanlık sistemi ve partiye dışarıdan müdahale edilmesi politize olmamış Şanlıurfa'da rahatsızlık oluşturuyor
Her iki açıklamaya ve parti içinde yaşanan tartışmalara bakıldığında, partide uygulanan eşbaşkanlık sisteminin ve partiye dışarıdan müdahale edilmesinin, -bazı ilçeler hariç- DEM Parti’ye ideolojik saiklerin ötesinde kültürel hak talebi çerçevesinde silaha değil siyasete oy veren Şanlıurfa’da, bu uygulamanın rahatsızlık oluşturduğunu gösteriyor.
Öztüzün’ün adaylığının düşürülmesinin ardından, kandil (örgüt) tarafından atanan kayyumların varlığı da tartışmaya açılmıştı
Daha önce de Batman’da Mehdi Öztüzün ile başlayan eşbaşkanlık tartışmaları giderek büyümüş; bu tartışmalar sonrasında partisi tarafından Öztüzün'ün adaylığı düşürülmüştü.
Ön seçimlerde parti üyeleri tarafından sandıkta seçilen Öztüzün’ün adaylığının düşürülmesinin ardından, Ankara tarafından atanan kaymakam kayyumların yanında Kandil (örgüt) tarafından atanan kayyumların varlığı da tartışmaya açılmıştı.
Ramanlı: Biz Ankara’nın da Kandil’in de kayyumuna karşıyız
Bu kayyum konusunda kendisine soru yöneltilen HÜDA PAR Batman Belediye Başkan Adayı ve Batman Milletvekili Serkan Ramanlı, bu konuda tekrar edilen genel klişe söylemlerin dışında dikkatleri Ankara kayyumu dışında başka bir kayyumuna çekmişti.Ramanlı, "Biz Ankara’nın da Kandil’in de kayyumuna karşıyız." demişti.Yaşanan tüm bu tartışmalar akıllara Baydemir’in, belediyede temizlik işçisi biri tarafından sorgulanmasını getirdi
Yaşanan bu tartışma şimdilik DEM Parti tarafından inkâr edilip soyut bir iddia gibi dursa da akıllara yıllar önce BDP Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir’in, Başkan olduğu dönemde belediyede temizlik işçisi biri tarafından sorgulanmasını getirdi.
O dönem basına yansıyan haberlere göre; Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir'in, PKK'nin şehir yapılanması KCK'nın Türkiye Meclisi Hukuk Komitesi üyesi S. A. C. ve Diyarbakır Belediyesi'nde temizlik işçisi olan Ü. A., tarafından sorgulandığını iddia eden ses kayıtları basına yansımıştı. İddiaya göre, PKK'nin 2008 yılında Öcalan'a özgürlük için yaptığı eylemlere yeterince destek vermediği düşünülen Diyarbakır Belediye Başkanı Osman Baydemir, sözde KCK yasalarına göre yargılanmıştı.
ÖZEL HABER/Osman Gülebak
HABER MERKEZİ