Güçlünün karşısında mütevazi(!) olmasını bileceksin(!) Avuçlarını ovuşturup(!) el pençe divan duracaksın(!) Ağzını da sıkıca kapatacaksın!
Güçsüze gelince de tepesine bineceksin(!) kurutana kadar da kanını içeceksin(!) ve hiç korkmayacaksın ondan. Çünkü güç sende artık!
Bu putlar var ya putlar, çeşit çeşit, rengârenk olan cinsinden. Peki ya korku putları!. Siz hiç böyle bir put duydunuz mu ya da hissetiniz mi? Sizinle yol alan, beraber yatıp kalktığınız, hayatınızın bir parçası olan, içinize sinmiş, kök salmış olan...(Aklımdan korkmaya başladım!) Allah’ım aklıma mukayyet ol!.. Amin.
Sakın düşünme ha! Çünkü yasak.
Hele o dil var ya o dil, sakın kıpırdatma!
Konuşma! Çünkü sana düşmez.(Biliyorsun böyükler bilir!)
Üretme! Sonra ithal mal gelmez.
Okuma! Çok bilgi akla yüktür, başın girmesin belaya! Yoksa adın çıkar kötüye rezil olursun el aleme!
Görme ve görünme! Kendi mezelletlerinle uğraş. Dertlerin yeter de artar bile!
Karşı çıkma! Yoksa sonra dürerler dosyanı(defterini)
Sus pus ol!
Boynu bükük ol!
Bazen de başını kaldır ama!
Eğer başın şeffaf cama değdiği halde bütün bunları yap-ma-ya ve et-me-ye devam ediyorsan demek ki sen putları (pardon camları) kırmaya cidden niyetlenmişsindir.
Gel farelerden yol gör! Ola ki, aklını başına getirir(!)
Konuyla alakalı bu deney de çok ilgi çekicidir:
Adamlar demir tellerden bir kafes yapmışlar. Kafesin dört tarafına da birer kapı uydurmuşlar ve kapı tellerine elektrik akımı vermişler.
Sonra da fareyi kafesin içine bir koymuşlar.
Kafesin her tarafındaki tellerden elektrik akımını kesmişler, sadece kapı tellerindeki elektrik akımını kesmemişler.
Fare kaçmaya çalışmış. Fakat kapıların elektrikli tellerine dokunduğu zaman hemen geri çekilip yerinde sinmiş.
Adamlar bunu birçok kere tekrarlamışlar. Fare her seferinde aynı şeyle karşılaşınca artık kaçmayı terk edip köşesine çekilmiş.
Sonra kafesin dört tarafındaki her dört kapıyı da açmışlar. Kapılardaki elektrik akımını kesmişler Ve akımlı başka bir tel ile farenin kaçması için fareye dokunmuşlar.
Görmüşler ki, farede hiç kaçış durumu yok. Elektrik akımı verildiği halde kendi yerinde sinip kalıyor.
Kapılar açık olduğu halde fare kaçmaya tevessül ve teşebbüs etmiyor, yerinden bile kıpırdamıyor.
Deney kısacası böyle.
Şimdi anladın mı? Anlatılmak isteneni!
Korkuyor musun putlardan?
Korkuyor musun? Elektrik akımıyla çarptırılmaktan?
Korkuyor musun etkili ve yetkili putlardan?
Güçsüze gelince de tepesine bineceksin(!) kurutana kadar da kanını içeceksin(!) ve hiç korkmayacaksın ondan. Çünkü güç sende artık!
Bu putlar var ya putlar, çeşit çeşit, rengârenk olan cinsinden. Peki ya korku putları!. Siz hiç böyle bir put duydunuz mu ya da hissetiniz mi? Sizinle yol alan, beraber yatıp kalktığınız, hayatınızın bir parçası olan, içinize sinmiş, kök salmış olan...(Aklımdan korkmaya başladım!) Allah’ım aklıma mukayyet ol!.. Amin.
Sakın düşünme ha! Çünkü yasak.
Hele o dil var ya o dil, sakın kıpırdatma!
Konuşma! Çünkü sana düşmez.(Biliyorsun böyükler bilir!)
Üretme! Sonra ithal mal gelmez.
Okuma! Çok bilgi akla yüktür, başın girmesin belaya! Yoksa adın çıkar kötüye rezil olursun el aleme!
Görme ve görünme! Kendi mezelletlerinle uğraş. Dertlerin yeter de artar bile!
Karşı çıkma! Yoksa sonra dürerler dosyanı(defterini)
Sus pus ol!
Boynu bükük ol!
Bazen de başını kaldır ama!
Eğer başın şeffaf cama değdiği halde bütün bunları yap-ma-ya ve et-me-ye devam ediyorsan demek ki sen putları (pardon camları) kırmaya cidden niyetlenmişsindir.
Gel farelerden yol gör! Ola ki, aklını başına getirir(!)
Konuyla alakalı bu deney de çok ilgi çekicidir:
Adamlar demir tellerden bir kafes yapmışlar. Kafesin dört tarafına da birer kapı uydurmuşlar ve kapı tellerine elektrik akımı vermişler.
Sonra da fareyi kafesin içine bir koymuşlar.
Kafesin her tarafındaki tellerden elektrik akımını kesmişler, sadece kapı tellerindeki elektrik akımını kesmemişler.
Fare kaçmaya çalışmış. Fakat kapıların elektrikli tellerine dokunduğu zaman hemen geri çekilip yerinde sinmiş.
Adamlar bunu birçok kere tekrarlamışlar. Fare her seferinde aynı şeyle karşılaşınca artık kaçmayı terk edip köşesine çekilmiş.
Sonra kafesin dört tarafındaki her dört kapıyı da açmışlar. Kapılardaki elektrik akımını kesmişler Ve akımlı başka bir tel ile farenin kaçması için fareye dokunmuşlar.
Görmüşler ki, farede hiç kaçış durumu yok. Elektrik akımı verildiği halde kendi yerinde sinip kalıyor.
Kapılar açık olduğu halde fare kaçmaya tevessül ve teşebbüs etmiyor, yerinden bile kıpırdamıyor.
Deney kısacası böyle.
Şimdi anladın mı? Anlatılmak isteneni!
Korkuyor musun putlardan?
Korkuyor musun? Elektrik akımıyla çarptırılmaktan?
Korkuyor musun etkili ve yetkili putlardan?