Şehiden ve Cehimen...

Biz Allah’a, Resülüne, ona indirilene, cennet ve cehenneme iman ettiğimizden dolayı diyoruz ki: 
Şehiden; Köken olarak şehitlikten geliyor. Sadece ve sadece Allah yolunda insanlığın ve mazlumların  kurtuluşu için mücadele ederek öldürülenlere denir. Şehiden sonuç itibariyle burada katledilse de Cennete aday ve ehlül firdevstir.
Cehimen ise; Fıtratla savaşır.
Cehimen mazlumları katlederken, çocuk- çoluk demeden her türlü vahşeti uygulayan, insanlara ve insanlığa karşı büyük katliamlar gerçekleştirirken mazlumlar tarafından öldürülen kişilere denir.
O’da sonuç itibariyle burada öldürülür ama cehenneme aday, ehlün nardır.Geride kalanları ise her zaman narı yaşar.
Burada naar orada naar...
Nar Hayatlarının bir parçası haline gelir. 
Yaşasın Nar!
7 ekimden bu yana binlerce çocuk hunharca katledildi. Atılan bombaların haddi hesabı yok. Çok çirkin ve de ahlaksızca saldırıyorlar. Lanetli bir çete ile karşı karşıyayız.
Hak, hukuk ve kural tanımayan bir anlayış var karşımızda.
Sinsi,kalleş,yalancı,karaktersiz ve basit bir korkaklar yığını.
Ve katliamlara çanak tutan bir dünya...
Stratejik ve ekonomik çıkar ittifakları...
Bütün bir dünya suskunluğunu korurken, imanlı, merhametli, insancıl yüreklerin vicdanı dağlanıyor adeta.
Keder ve hüzün her tarafımızı kuşatmış durumda. Ne yiyebildiğimizden ne de uykumuzdan bir tat alabiliyoruz.
Hayatımızın her alanında hüzün ve keder hakim. Her ölen, her parçalanan bebek cesedi gördüğümüzde ve her hüzün dolu bir hikaye dinlediğimizde kahru perişan oluyoruz.
Bütün bunlar olurken acaba kahru perişan olmalı mıyız?
Hayatın akışı karşısındaki tavrımız nasıl olmalı, hayata ve yaşama nasıl bakmalıyız?
Perişan mı olmalıyız yoksa dimdik ayakta mı durmalıyız.
Kin ve öfkeyi aklın kontrolüne alıp mı hareket etmeli yoksa nefsin isteklerine mi teslim etmeliyiz?
Kısacası diyeceğimiz odur ki hüzün ebetteki olacak ama bu bizi bitirmemeli,daha da güçlü kılmalıdır. Hüznü şehiden ile taçlandırmalı ve bu minvalde hayata bakmalıyız. Aşırı bir şekilde bizi yiyip bitirecek hal ve hareketlerden uzak durmalıyız.
Asıl bu katliamı yapanlar bunu düşünsün ve bu vahşete çanak tutanlar düşünsün. Kahrolacak birileri varsa katil ve katile destek verenlerdir, siyonizm ve işbirlikçileridir.
Hüzün ve keder onların yakalarını bırakmayacaktır. Onlar huzur bulamayacak, hiç bir zaman güven içerisinde bir hayatları da olmayacaktır.
Ne dünyaları ne de ahiretleri olacak.
Onlar Gazze’yi topyekün yok etseler de parolası onu diri tutacak ve tarihe taşıyacaktır.
Çünkü Gazze şehiden onlar ise Cehimen.