1964 yılında, yalnızca 66 lira cebinde olan Mehmet Neşet Öz, Hacca gitmek için bisikletine atladı. Gittiği yerlerde vaazlar vererek para kazandı, sofralar kuruldu. Cilvegözü Sınır Kapısı'na geldiğinde pasaportuyla geçiş yapmak istese de, döviz alması gerektiği söylenince engellendi. Yola devam etmekte kararlı olan Neşet amca, tel örgülerden bisikletini atarak Suriye topraklarına geçti.
Amman’da tanıdıkları ile karşılaştığında, onlar ona “Buradan öteye zorlanırsın” diyerek yardım teklif ettiler. Başta kabul etmeyen Neşet amca, sonunda ikna olup bisikletini Amman’da birisine emanet etti ve otobüsle Mekke’ye ulaştı. Hac vazifesini yerine getirdikten sonra, dönüş yolunda aksilik nedeniyle otobüsü kaçırdı, ama arabadan arabaya aktarma yaparak bisikletine kavuştu.
Ürdün ve Suriye'yi geçtikten sonra bisikletiyle Türk hududuna geldiği sırada, kaçak geçiş yaptığı için tutuklanan Neşet amca, savcıya “Bu suçsa ben Beytullah’ı görmeye gittim. Gavur olmaya gitmedim ya, ne yaparsanız yapın” diyerek cezasına razı oldu. 27 gün cezaevinde kaldıktan sonra beraat etti.
Mehmet Neşet Öz, 19 Şubat 1976'da köyünde huzur içinde vefat etti. Vefatından bir gün önce köyündeki dört kahvede çaylar ısmarlayarak, "Yarın benim bayramım var" dedi.
HABER MERKEZİ