Partisinin iç ve dış gündeme ilişkin değerlendirmelerini paylaşan HÜDA PAR Sözcüsü Serkan Ramanlı, Af hakkında da açıklamalarda bulundu.
Son günlerde gündeme getirilen af meselesinin kamuoyunda ciddi bir beklenti oluşturduğunu söyleyen Ramanlı, "Hukuk ve ceza infaz düzeni maalesef suç işlemenin engellenmesi ve suç işleyenlerin ıslah edilmesi bağlamında etkisizdir. Kişilerin ikinci kez suç işlemesi oranı gelişmiş ülkelerdeki oranların oldukça üzerindedir. Bu yüksek oranlar, cezaevlerinin ıslah edici olmaktan uzak olduğunu, kışkırtıcı hatta ifsat edici bir fonksiyon icra ettiğini göstermektedir. Zaten caydırıcı etkisi az olan infaz hukukunun adli suçlara yönelik düzenli aralıklara çıkarılan örtülü aflarla sekteye uğratılması toplumun faydasına olmamıştır. Kaldı ki adli suçlarda kişilerin kişilere karşı işlediği suçlar söz konusudur. Bu suçlarda devletin af yetkisini kullanmak gibi yetkisinin olmaması gerekir." şeklinde konuştu.
Ramanlı, şu çağrıda bulundu:
Af konusunda süreç titizlikle yürütülmeli, siyasi ranta kurban edilmemelidir. Devlet ancak kendisine karşı işlenen suçları affetme yetkisine sahiptir. Vatandaşa karşı işlenen suçu affetme yetkisi ise devlete değil, suçtan mağdur olan insanlara aittir. Af, mağdurun rızası şartına bağlanmalıdır. Geçmişte olduğu gibi suç ve ceza ayırımına gidilerek mahkûmlar arasında eşitsizliğe neden olunmaması, adli suçları af kapsamına alıp devlete karşı işlendiği gerekesiyle siyasi suçlara af çıkarılmaması gibi bir hataya tekrar düşülmemelidir.
Son günlerde gündeme getirilen af meselesinin kamuoyunda ciddi bir beklenti oluşturduğunu söyleyen Ramanlı, "Hukuk ve ceza infaz düzeni maalesef suç işlemenin engellenmesi ve suç işleyenlerin ıslah edilmesi bağlamında etkisizdir. Kişilerin ikinci kez suç işlemesi oranı gelişmiş ülkelerdeki oranların oldukça üzerindedir. Bu yüksek oranlar, cezaevlerinin ıslah edici olmaktan uzak olduğunu, kışkırtıcı hatta ifsat edici bir fonksiyon icra ettiğini göstermektedir. Zaten caydırıcı etkisi az olan infaz hukukunun adli suçlara yönelik düzenli aralıklara çıkarılan örtülü aflarla sekteye uğratılması toplumun faydasına olmamıştır. Kaldı ki adli suçlarda kişilerin kişilere karşı işlediği suçlar söz konusudur. Bu suçlarda devletin af yetkisini kullanmak gibi yetkisinin olmaması gerekir." şeklinde konuştu.
Ramanlı, şu çağrıda bulundu:
Af konusunda süreç titizlikle yürütülmeli, siyasi ranta kurban edilmemelidir. Devlet ancak kendisine karşı işlenen suçları affetme yetkisine sahiptir. Vatandaşa karşı işlenen suçu affetme yetkisi ise devlete değil, suçtan mağdur olan insanlara aittir. Af, mağdurun rızası şartına bağlanmalıdır. Geçmişte olduğu gibi suç ve ceza ayırımına gidilerek mahkûmlar arasında eşitsizliğe neden olunmaması, adli suçları af kapsamına alıp devlete karşı işlendiği gerekesiyle siyasi suçlara af çıkarılmaması gibi bir hataya tekrar düşülmemelidir.