Kalyon Enerji, Viranşehir Güneş Enerjisi Santrali (GES) yatırımlarına başladığını duyurdu. Bu kapsamda 585 milyon TL yatırımla Şanlıurfa Viranşehir’de toplam 150 MW’lık üç adet güneş enerji santrali kurulacak.
Şirketin Viranşehir ilçesine bağlı Kadıköy Mahallesi Mevkiinde 90’ar hektarlık çayır-mera vasıflı alanlarda kuracağı santrallerin her birinde, yılda 100 milyon kWh’e kadar elektrik üretilebilecek. Her üç santrale de 400 Watt’lık 162 bin 500 adet panel kurulacak.
Yenilebilir enerji anlamında yapılan bu yatırımlar her ne kadar ülke ekonomisine katkı sağlasa da öte taraftan bölgedeki hayvancığı bitirme gibi bir tehlikeyi de beraberinde getiriyor. 270 hektar mera alanına yapılacak olan GES’in çevre köylerdeki yoğun yapılan küçükbaş hayvancılığının alanının daralttığı da bilenen bir gerçek.
Yüzyıllardır bölgede tek geçim kaynakları hayvancılık olan ve ülke ekonomisine hayvancılık alanında büyük katkı sunan onlarca köy, hayvancılık yaptıkları bölgenin bir şirkete verilerek GES projesine yapılması yanlışlığını gündeme getirmeye çalıştılar ama seslerini duyan olmadı.
GES projeleri kurulurken en çok dikkat edilmesi gereken noktanın bölgedeki hayvancılığın geleceği konusudur. Bu nokta dikkate alınmadan atılacak adımların ileride daha büyük sorunlara yol açacağı bilinmelidir. Tek geçim kaynakları hayvancılık olan bu insanların yarın öbür gün mevsimlik işçi olarak başka illere gitmesinden başka çareleri kalmayacaktır.
Konuyla ilgili daha önce İLKHA’ya röportaj veren köylüler, yapılacak olan GES projesinin, Viranşehir ilçesine bağlı 5 kırsal mahalle ve Mardin'in Derik ilçesine bağlı 11 kırsal mahallede mera alanlarını yok edeceğini ve bunun hayvancılığı bitireceğini ifade ettiler.
“Çocuklarımız işsiz kalacak, madde bağımlısı olacak, hırsız olacak…”
Mera alanları ellerinden alınırsa yapacak işlerin kalmayacağını ifade eden Veysi Dursun, "Biz 16-17 köy bu meraya bağlıyız bu merayı devlet elimizden alırsa yapacak bir şeyimiz kalmayacak. Çocuklarımızın yapacak işi kalmaz. Bu şirketler bizi askeriyeyle ve devletle karşı karşıya getiriyor. Cumhurbaşkanı'ndan rica ediyoruz bize sahip çıksın bizi perişan etmesinler. Binlerce yüz binlerce hayvanımız var eğer bizim bu mera alanımızı alırlarsa hayvanlarımızı otlatacağımız yer kalmayacak. Bizim geçimimiz hayvancılık üzerine burada tarım yapılabilecek bir yer de yok, gelip bakabilirler. Bu mera alanını babalarımız dedelerimiz kendi paralarıyla aldılar. Devletin mera alanı değil biz paramızla aldık buraları. Eğer bu mera alanlarını alırlarsa bizden bizim yapacak bir işimiz kalmayacak mecbur biz de nerde olumsuz bir iş varsa o işe yöneleceğiz. Çocuklarımız işsiz kalacak, madde bağımlısı olacak, hırsız olacak, perişan olacaklar yapacak bir iş kalmayacak ellerinde. Tarım Bakanlığından, Cumhurbaşkanlığından ve Enerji Bakanından rica ediyoruz bizi bu duruma sokmasınlar. Biz devletle karşı karşıya gelmek istemiyoruz. Biz devlete karşı değiliz biz şirketlere karşıyız." şeklinde konuştu
"Bu mera alanları hayvanların hakkı"
GES Projesi için gelen şirketlerin kendilerine bela olduğunu dile getiren Ali Taşkın, "Bizim sorunumuz biz ve çevredeki köylerin ortak alanı bu mera. Şirketler başımıza bela oldu. Kimse bize yardımcı olmuyor. Başvurduğumuz yerlerde bize oraya para bağlanmış deniliyor. Herkes paraya bakıyor kimse Allah için bizi düşünmüyor bu köylüler ne yapacaklar diye sormuyor. Dilekçe vermediğimiz kurum kalmadı kaymakamlığa kadar gittik, gittiğimiz her yerde bize verdikleri cevap emir olduğu yönünde. Bu mera ilk önce hayvanların hakkı sonra bu bölgede yaşayan insanların en son eğer fazla olan yer kalırsa şirketlere verilir. Köylülere ve hayvanlara yapılan bu zulümdür. Bu şirketler hiçbir şeyden anlamıyorlar bütün işleri sahtekârlık üzerinedir. 650 sayfalık bir çet raporu hazırlamışlar yani Türkiye'de ne zaman böyle bir şey yapılmış." diye konuştu.
"Bu şirketlerin tek amacı para. Ne köylüleri ne hayvanlarımızı ne de meralarımızı saymıyorlar"
Taşkın, "Şirketler yalan üzerine konuşuyorlar köylülerin hepsi memnun diyorlar hepsi yalandır. Tek taraflı bir çet raporu hazırlamışlar, 'Biz bunu kabul etmiyoruz.' dedik. Bizim muhtarımız ve yetkililerimizden herhangi birinin imzası yok. Onların amacı burada yaşayan milleti zor duruma sokmaktır. Askerleri getirip bizim karşımıza çıkarıyorlar. Bizim devlet ve askere karşı herhangi bir sorunumuz yok bizim sorunumuz bu şirketlerle. Bu şirketlerin tek amacı para. Ne köylüleri, ne hayvanlarımızı ne de meralarımızı saymıyorlar. Bu çevredeki köylerin hepsi bu meradan faydalanıyor. 23 bin dönüm araziye el koyacaklar. Karacadağ Bölgesi komple mera zaten madem öyle devlet gelip bütün Karacadağ'daki köylerin hepsini yıksın kimsenin mülkü tapulu değil ki. Şanlıurfalı yetkililerin bu konuya el atması gerekiyor." dedi.
"Cumhurbaşkanımızdan rica ediyoruz bu projeyi buradan çıkarsınlar"
Bu çevredeki köylülerin geçim kaynağının mera alanları olduğunu ifade eden Ramazan Dayan, "Bizim bu bölgede 15-16 köy bu mera alanında hayvanlarını otlatıyor. Geçim kaynakları burası buradaki insanların. 3-4 aydır GES (Güneş Enerjisi Sistemleri) Projesi adı altında 5-6 şirket buralara göz koymuş durumda. Devletimizi de arkalarına alan bu şirketler devletin desteği ile bu bölgeye geldiler. Özellikle Cumhurbaşkanımızdan rica ediyoruz bu projeyi buradan çıkarsınlar. Bu bölgedeki insanların geçim kaynağı hayvancılıktır. Hayvancılık da ellerinden alınırsa bu insanların buralarda kalmak için bir nedeni olmaz. Devletimizden ricamız en kısa sürede bunun iptal edilmesidir. Biz askere de karşı değiliz, geçtiğimiz günlerde askerle karşı karşıya geldik. Buna binaen bazı medya ve sosyal medya platformlarında yalan yanlış haberler yapıldı. Biz şu ana kadar devletimize hiçbir zaman karşı çıkmadık." diye ekledi.
ÖZEL HABER