"Filistinlilerin kanı, israilli doktorların beyaz önlüklerine bulaşmıştır"
İşgalci rejim doktorlarının 'Gazze'deki hastanelerin bombalanması' çağrısına tepki gösteren Sağlık-Sen Şanlıurfa Şubesi, Filistin'deki masum insanların kanı, israilli doktorların ellerine ve beyaz önlüklerine bulaştığını söyledi.
Sağlık-Sen Şanlıurfa Şubesi, işgalci rejim doktorlarının ‘Gazze'deki hastanelerin bombalanması’ çağrısına tepki göstermek amacıyla bir basın açıklaması yaptı.
Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde yapılan açıklamayı Sağlık-Sen Şanlıurfa Şube Başkanı Abdulkadir Yabir okudu.
"Doktorluk 'yaşatmaktır, nefes olmaktır" diyen Yabir, işgal rejimi siyonist israil'de bir grup doktorun masum insanlara yönelik öldürün çağrısı yapması insanlık tarihine kara bir leke olarak geçtiğini söyledi.
Doktorluğun bile israil toplumunda terörize bir hâl aldığının bu bildiri ile görüldüğüne dikkat çeken Yabir, "İsrailli bir grup doktorun ‘Gazze'deki hastanelerin bombalanması’ çağrısı, siyonist zihniyetin karanlık emellerini açıkça ortaya koymaktadır. Doktorluğun bile İsrail toplumunda terörize bir hâl aldığı bu bildiri ile görülmektedir. Her türlü etik ve ahlak yasasını çiğneyen bu tür bildiriler; tıp fakültelerinde, tarih kitaplarında insanlığın ve hekimliğin utanç tabloları olarak anlatılacaktır.Bu çağrı, doktorluk gibi kutsal bir mesleğe sürülen kara lekedir. Bu kara leke vicdanlarda yer bulmayacak ve dünyanın dört bir yanında görev yapan doktorlar tarafından asla kabul görmeyecektir." ifadelerini kullandı.
"Filistin’deki masum insanların kanı, İsrailli doktorların ellerine ve beyaz önlüklerine bulaşmıştır"
Filistin’deki masum insanların kanı, İsrailli doktorların ellerine ve beyaz önlüklerine bulaştığını dile getiren Yabir, konuşmasını şöyle sürdürdü:
" Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem diyen bir milletin mensubu olarak bu vahşiliği asla kabul etmiyoruz. Hastane, okul demeden bombalamak, savaş suçuna ortak olmak ‘önce zarar verme’ diyen sağlık çalışanlarının kabul edeceği bir tavır değildir. Bu insanlık dışı bakış açısı ve barbarca tavır karşısında Dünya Sağlık Örgütü'nü göreve davet ediyoruz. Bu insanlık dışı çağrıya karşı ‘önce insan hakları’ diyen Avrupa ülkelerindeki ve tüm dünyadaki sağlık çalışanlarını da ortak tavır sergilemeye davet ediyoruz. Biz bu ülkenin hekiminden hemşiresine tüm sağlık çalışanları olarak her zaman yardıma muhtaç insanlara umut olacağız, yaralarını saracağız. Göz göre göre işlenen savaş suçunun, soykırımın ve vahşetin karşısında da durmaya devam edeceğiz. Tüm dünyayı, 21. yüzyılda yaşanan bu katliama ‘dur’ demeye bir kez daha çağırıyoruz.”